Paramparça 40.Bölüm izle
Özet: Heyecan yine dorukta!
Harun yine güzel bir koz yakalar.Gülseren ve Dilara Cihan'nın suçsuz olduğunu ispatlayacak olan bilgisayarın peşine düşerler.İki kadında sevdiği adam için çırpınır.Ozan ise onlardan önce davranıp güvendiği için Harun'a verir babasının durumunu dahada zorlaştırır.Özkan ise hatalarına yenilerini ekler.Kötü bir baba olduğunu düşünen Özkan Can'ı da kaybetmek üzeredir.Cansu'nun söylediği sözlerle sarsılan Özkan bebeğinin peşine düşer ancak parasızlık onu yine hata yapmaya sürükler.
Cihan ve Dilara mahkemeye çıkarlar.Evlilikleri bitme noktasına gelen çift mahkemeye çıkarlar.Hakime ikiside boşanmak istediklerini söylerler.Mahkeme sonrası gelen bir haber kötü olayların aslında daha yeni başladığını müjdeler.
Paramparça son bölüm izle dizi yayınlandıktan sonra sitemizden canlı olarak izleyebilirsiniz.
Yayınlandı: 12/11/2015
Ah Berran o anlattiklarini bilmezmiyim, beni o günlere götūrdūn. Iyi gūnler sana.
Berran demiş ki;
Olabilir AYISIGI.....ancak ben simdiki dostlarimida seviyorum.Ve tanimaktan cok memnunum:-)O bahsettigin yerde bende 2 kez bulundum.Hem cok tasli ve denizi soguktu.ZEYTINCI komsularimiz Izmire gelmeden önce orda oturmuslardi.Evlerri Denizin dibinde idi.Sabahlari kahvaltidam önce Denize girilrdi.O ev sonradanPANSIYON oldu....Sabahlari kahvaltiya kendi zeytiyagini (asidi az serbet gibi BEYAZ PEYNIR ,kekik ve karabiber ve yaninda firindan yeni cikmis ekmeklerin batirilarak venmesinin tadini ömrümce unutmam.Arti GIRIT kökenli olduklarindan cesitli ot yamekleri hakiki zeytinyaginla pisirilmis.Örnegin DENIZ BÖRÜLCESI,ARAP SACI veya RADIKA v-s., arti hergün TAZE BALIK Bunlari tatmissindir sende dimi ???Zira orda cogunlukta GIRIT kökenliler yasar ve ihtiyarlar RUMCA konusurlar ve DUL kalinca hepsi SIYAH giyinirler.Simdi maalesef Büyük ABI okyanus ötesi zeytinliklerin kesilip NÜKLEER TESISI kurulmasini emrediyor;()Allah ona akil fikir ve bizede SABIR versin!!!Amin...Hosca kal iyi aksamlar
Ayisigi demiş ki;
Yooo o zamanlar gelirdim Berran hem ben her yaz Yüksel aytug un yazlari kaldigi yere cok yakinim diyordum hemde ben o o zamanki yorumculari sevmistim-:) Ama simdi ki dostlarin icin ayni seyi söyleyemiyecegim. Aman Berran siddet, gūcsūzleri ezmek her dizide var. Ondan rahatsiz,bundan rahatsiz ol o zaman hic bir diziye bakamiyacagiz bu gidisle-:) Ayse hatun Lal gibi ayni laflari kullaniyorsun, dersine iyi calismissin. Gizem gibi yorumlari okuyucuyu bogmadan az az ekleyen Melis arkadasta vardi, odami lalsel den ögrendi? Pardon unutmustum bu sitede birtek ben ve gizemin her yaptigi batiyordu sahi-:))
Berran demiş ki;
Selam herkese, Ayse arkadas yazdiklarin ve dileklerin icin tesekkürler:-))) Eveeet artik kokmayan hatta SOMON BALIGI bile bulunan REN kiyisinda oturuyorum.Hele Talebeyken sans eseri OBERKASSEL'de bir cati katinda oturdum 2 adim ötede RHEIN nehrine gidip ordaki Banklarda Nehir gemilerini seyredip Izmir 'i hayal ediyordum Odam RHEI nehrine nazirdi:-))Insallah o yazdigin gibi bir bulusmayi arkadaslarla gercekleytiririz.Evet beni Arkadaslar bilirler--Ben zamanla SIKILIYORUM yoru.m yazmaktan. Hele kötü karakterler ve entrikalar vedeee zayif ve gücüzlerin eyilmese ve assagilanmasina co k sinirleniyorum. Hele bu diger dizilerdede ayni sekilde isleniyorsa!!! o yüzden arada ceeee derim aktarma ve MUHABBET olarak:-) SEVGIYLE KAL*_* AYISIGI, eveeet haklisin unutmadim.Ama maalesef olmadi;-((( Ancak 100% eminim herkes gelir yegane "SEN" davete icabet etmezsin!!!:-))) Selamlar*_*
ayşe demiş ki;
Merhaba Berran arkadaş güzel satırlarına teşekkürler. İnşallah bir gün o da olur olur. Tabii Selin, Lalem ve Hülya arkadaşı da aramıza alırsak sevinirim. Çok iyi anlaşacağımızdan eminim kafalar ve çaplar birbirine denk. Amsterdam güzel ama Hamburgta güzel şehir. Daha önce galiba Rhein nehri kenarında bir yerde oturuyordun, oraları da güzel. Dizi konusunda da haklısın ama senin dediğin gibi maksat muhabbet ! Yorum yazmazsanda başka şeyler yazarak aramızda kalabilirsin. Ben AveA yazacaktım eğer sizlerde oaraya gelseydiniz . Ama sağolsun iki sevgi ve muhabbet dolu !!!????&&& kafadar yüzünden galiba vazgeçtiler. Selamlar ve taşınma işlerinde kolay gelsin. Ayisigi hatun sizin çok şeyleri başkalarından öğrendiğiniz gözümden kaçmadı. Selin arkadaştan neler öğrendiğinizi bir zamanlar Lalem arkadaş yazmıştı. Şimdide benden birşeyler öğrenmenize sevindim. Diğer kafadarınız da yorumunu iki üç bölüme ayırıyor son zamanlarda Selin arkadaşım gibi . Örnek alınacak biri olmak herzaman iyidir. Sağol söylediğin için. İlk defa bir şeyi reddetmeyip kabul ediyorsun. Başka sayfalarda bazıları böyle yapıyor diye ağlanıyordun da onun için söylemiştim. Lalem arkadaş kızına mutluluklar, Allah devamına erdirsin. Selamlar. Yeni bölümde görüşürüz.
Ayisigi demiş ki;
Berran hatirliyormusun birkac yil evvel sen ve birkac yorumcu arkadaslar bir deniz kiyisi kasabasinda toplanacaktiniz, hatta beni bile davet etmistiniz. Ama evde ki hesap carsiya uymaz misali olmadi gitti. Simdi ayse ile hollanda da balik ve kahve hadi hayirlisi. GİZEM dizi yorumunu merakla bekliyordum,bekledigime degdi. Öyle yapmayi sizlerden ögrendim ayse hatun-:)
Berran demiş ki;
Herkese selam ve iyi pazarlar:-)Bende AYSE Arkadasimi selamlayarak baslamak istiyorum-Eveteee..aynen HAFEN FEST'ti ve NOSTALJIK YELKENLI veya TEKNELER SUPER di herkese tavsiye ederim. Hele direklere cikip tüm personelin saygi durusunda bulunup MÜZIK calmasi ayri keyif verdi;:-)) AMSTERDAM ve HOLLANDA benim icin zaten LIEBLING Kategorisinde IZMIRDEN sonra;.))Insallah günün birinde AMSTERDAMDA kahve icer ,taze BALIK yer ve nehir gemileriyle gezeriz:-))) Daha sonra ESKISEHIRDE Porsukta OK?;-) Kucak dolusu sevgiler ve iyi pazarlar:-)LaLemcan verdigin güzel habere tesekkürler bizimle paylastigin icin…:-)Halllooo..., neden acele ettin? Neyin pesindesin???:-))HAYIRLISI!Torun icinmi acele ediyorsun? Ama bu KIZIN burda (Almanyada) yasayacak dimi??Tebrikler!! DIZI den esintiler ; Ben hala hepsini izlemedim ve kafam cok mesgul. Dogrusunu itiraf edyim; Bu Dizi beni artik acmiyor formati cok degisti. sürekli hatalar yapiliyor ve oyuncularin bazilari aptallastiriliyor ve bazilarida ergenlerin bile yapamayacagi hatalarinda MEGA israr ediyorlar.En basiti Dilaranin son aksiyonlari Baskan yardimcisi oldugunu bilmeden Cihanin arkasinda aksiyonlara kalkismak...Canana onca kötülüklerini affedip ragmen hala inanip medet ummak...Kadin ayni Rahmi ve Özkan gibi hatta ve hatta Hazal gibi hata yapmayi OTOMATA bagladilar. CIHAN in bunca zenginligine hicmi Yildirimdan baska HUKUK VE ISTIHBARAT Danismani veya elemani yok??? Mesela Harunun var...Simdiki TEKNOLOJI "Daten Schutz Gesetz"e (Kisilik haklari koruma Kanunu)ragmen hersey bulunuyor...Harunun yapacklrini „en son duyan kisi oluyor.Burda bir Firmya cok kötü durumlar haric MALIye önceden haber verir PRUFEN icin!!!! GÜLSEREN dersek bir baska alem...öyle car-car bagirarak hicbir cözüm olmaz.O KIZ basindan beri ARIZALI idi ve tedavi olmasi gerekiyordu.Hirsli bir karaktere ve doymak bilmeyen isteklerine ve gösterilen sevgiden hatta herseyden fazlasini isteyen bir tipti.Tek kelimeyle yüzeyci ve materyalist ..vede NANKÖR KEDI:-() Sonra bir husus daha; Her sey basina adeta Apartmandan düser gibi geldi!!! Yani Almanlarin dedigi gibi; verdauen veya verarbeiten olmadan yani hazmedemeden….Birde karakteristik özellikleri eklenirse DEHSET birisi oldu.Dört dörtlük psikolojik DESTEK almasi gerekiyordu.Fragmanda hala degismedigini gösteriyor..Sevgili Lalemcan, sende biliyorsunki; C I C E R O ; „AHMAKLAR VE DELILER AYNI HATAYI BIR KAC KEZ TEKRARLAR“der..!!!!!!!! BU Dizide tekrarlanan HATA o kadar cokki….Insana ikrah geldi ve hevesim kacti :-(( Seni ve SELIN'CIMI kocaman öpüyorum*_*
gizem demiş ki;
ozan açısından düşünüldüğünde babasına ve dedesine yardım etme yolu olarak haruna gitmesi çabuk etkilenen karakterini göz önüne aldığımda normal bir davranış. ama ben olsaydım bir başkasına böylesine hayati bir konuda bu kadar çabuk güvenmezdim. dilara yeni fragmanda harunla bayağı yakınlaşmaya başlamış. onun cihana haruna baktığı gibi baktığını pek görmedim. kocasını entrikayla elinde tutmaya çalışacağına ona yakınlaşmaya çalışsaydı belki daha başarılı olabilirdi. rahminin çıkarcı tutumuda tam karakterine göreydi. gülserenin aman allahım neydi günahım kadar dilaranın bunu bana nasıl yaparsın laflarından kurtulmayı da çok istiyorum. en başından hamile kalarak cihanla evleneceğine dilara harunla evlenseydi çok daha iyi bir şey yapmış olurdu. ne de olsa karakterleri birbirine bayağı benziyor. okul müdiresinin korkudan titrediği anlarda da çok güldüm. büyük bağışçısını (cihandan korkması için başka neden yok bence) kaybetmemek için bayağı ezildi.
gizem demiş ki;
Ben dilaranın hazala karşı takındığı tavrı da çözemedim ve bu davranış şeklini de normal bulmuyorum. Hazalı baştan itibaren kabullenmese bu biraz anlaşılabilecek bir nokta. Ama yalıya getirip, hazalı bir beklentiye sokan dilara, hazalın hatasında onu kapının önüne koyuverdi. Bunun hazalda yaratacağı travmayı düşünmedi bile. Zor bir hayattan gelen, keriman gibi bir halanın elinde büyümek zorunda kalan, paraya, lükse düşkün olan bir kızın her türlü imkana kavuşup sonrasında eski fakir hayatına gönderilmesi onun sorunlu karakterine bence çok zarar verir. Düşünürsek o yalıda kalması gereken, onların kanından, canından olan Hazal. Hazalın hastanede değişmesi onun hatası değil. Başkalarının hatası yüzünden çok farklı bir hayat yaşamak zorunda kalan bir kızın gerçek ailesi tarafından benimsenip sevildiğini hissetmesi en tabii hakkı. Hazal hep cansuyu kıskandı ve ona daha çok değer verildiğini düşündü. Bu düşüncesi de son derece doğru. Hiçbir zaman hazalı öz kızı gibi görmedi Dilara. cihan da hazalla fazla ilgilenmedi. Dilara gibi eğitimli bir kadın hazalı eve getirdiği anda profesyonel bir yardım almasını sağlamalı, yeni hayatına uyum sağlaması için yardımcı olmalıydı. Onun beklentilerinin farkına varmalı, Cansu ile Hazal arasında denge kurup bunu hazala hissettirmeliydi. Ama sadece kendisini düşünen bencil Dilara iyi bir anne olmanın gerektiği hiçbir şeyi Hazal için yapmadı. Öz kızı Hazalı cihan ve gülserene karşı kullanıp bir kenara fırlatıp attı. Oysa bence yapması gereken öz kızını kazanmak için ona ulaşmanın yollarını aramalı, gerekirse kendiside profesyonel yardım alarak hazalı girdiği bunalımlardan kurtarmalıydı. Gülserene gönderdikten sonra hazala sanki düşmanıymış gibi tüm kapılarını kapatan Dilara onun kendisine ulaşma çabalarını da anlayamadı. Aslında olması gereken hazalın annesini kazanması değil, dilaranın hazalı kazanmasıydı. Çünkü sonuçta yetişkin ve anne olan Dilara. Hazal onun kızı. Onu yok sayamaz. Ya da en çok korktuğu şey olan yalıdan gönderilmeyle onu cezalandıramaz. Bunları yapması hazalı daha kötü etkiler. Bu nedenle ileride hazalın yeni büyük hatalarını göreceğimizden eminim. Hazalın git gide kötüleşen ruh halinden de büyük ölçüde Dilara sorumlu. Dilara Hazal ile bir bağ kurmalı, ondan sonra hazır olduklarında onu yalıya getirmeliydi. Profesyonel yardım almasını sağlamalı ve yeni hayatına uyum sağlamayabilmesi için gayret etmeliydi. Onunla ilgilenmeli ve hazalı sevdiğine onu inandırmalıydı. Ama Dilara hazalın yalıya geldiği andan itibaren yaptığı her hatayı görmemezlikten geldi, onun duygusal çıkmazlarına kayıtsız kaldı. bence Dilara ilk andan itibaren hazalı asla kızı olarak görmedi. Gülsereni incitmek için hazalı onun elinden aldı.
gizem demiş ki;
AYIŞIĞI çok güzel bir noktaya temas etmişsin. Buradaki yorumcu arkadaşlarımız dizinin senaristlerine çok benziyor. Baksana ozanın yurt içindeki üniversiteleri yetersiz görüp, daha iyi eğitim alması için yurtdışında okuması konusunda dilaranın baskı yapmasını son derece doğru bir karar olarak yorumlayanlar, Hazal için dilaranın özel okul parasını ödememesini de doğru karar olarak lanse edebilmek için devlet okullarında okumanın bir sakıncası olmadığını söylediler ki bu da bana aslında bu arkadaşların tutarlı bir fikri değil sadece dilarayı tutarsızda olsa savunduklarını gösterdi.
Daha Fazla Yorum