Paramparça 38.Bölüm izle
Özet: Cihan ve Rahmi tutuklanır Cihan ikisinide kurtaracak görüntülerin olduğu bilgisayarın yerini söylemez.Hazal uğruna bildiklerini saklayan Cihan ve babası tüm sahip olduklarından vazgeçer konuşmaz ve ceza evine gönderilirler.Rahmi bu durumdan son derece huzursuz ve kutsuz olup söylenmeye başlar.Gülseren ise her zaman olduğu gibi Cihan'ın en büyük destekçisi olur.Dilara ise sürpriz bir misafir ağırlar yaşadığı onca sıkıntının altında kalıp kendini ona bırakmak ister.Yıllar sonra iki rakip ceza evinde karşılaşır Cihan girdiği şoku atlatamaz.Eski defterler açılır ve eteklerındeki taşları dökerler fakat Cihan henüz kendisini bekleyem tehlikenin farkında değildir.Cihan'ın sahip olduğu herşeye gözünü diken Harun yalıya gelerek ilk adımı atmış olur Dilara'ya gösterdiği yakınlık abartılı derecededir.Dilara'ya yakın olmakta kararlıdır ve bu fırsatı kaçırmaz.Başbaşa yalıda kalan çift bir sürpriz yaşar
Paramparça son bölüm izle dizi yayınlandıktan sonra sitemizden canlı olarak izleyebilirsiniz.
Yayınlandı: 29/10/2015
Anlayisin icin sagol BERRAN.
Berran demiş ki;
Herkese günaydin...AYISIGI haklisin ama bir yorumumda yazmistim,.Senin gözünden kacmis.Evet herkesin" karsilikli IGNORE "etmesi lazim NOKTA
AYISIGI demiş ki;
Vay vay sel imiz önceden kendini garantiye aliyor dilara ileride harunla ask yasarsa kimsenin birsey söylemeye hakki yokmus. Tetikte bekliyorum,en basta ben söyleyecegim. Ama sitede ki dilara fanatiklerinin eger dilara bosanmadan harunla ask yasarsa hele hele cinsellik yasarsa alkis tutacaklari KESIN oldu. Zengin ve asil kadin,ne var yani bosanmadan iliski yasamis ne fark eder. AYSE hatun seni biraz analiz yapayim. Öncelikle senin o IGRENC,cizmeyi aśmis yorumunu kim sildirtmisse elleri hic dert görmesin diyorum. Sen simdi birden bire ortaya ciktin,diger o birden bire ortaya cikan ve ayni fabrikadan cikmis gibi ayni uslüp ayni taktikle ortak yanimiz gizem ve ayisigi düsmanliginiz yok TAKINTINIZ diyeyim ve lalsel hayranliginiz. Senin bu sildirtilmis yorumunda satir aralarinda Gizem ve bana karsi o kadar buyük bir KIN ve NEFRET okunuyordu ki,insanin bunu görmemesi icin KÖR olmasi gerekiyor. Peki ben ve gizem sana ne yaptik? Hangi zaman da ben yada gizem senin kuyruguna bastik? Sen yani yillarca bu sitede hic yorum yazmadin ama yazilanlari noktasina virgülüne kadar takip ettin ve bu takibinde de lalsel lere BÜYÜK bir hayranlik besledin. Simdi senin kavgan,senin meselen OLMADIGI halde ölümüne lalsel leri savunucaksin ha? KÜLAHIMA anlat diyorum. Tekrar ediyorum bu sitede bana kin besleyen yada beslemis olan,kuyruklarina bastigim kisiler melinda,lalem,selin,steve ve melistir. Bunlarin disinda baskada birileri kendi acimdan YOKTUR. Ben 5 yil öncesi ve simdiki halini karsilastiriyorum bu sitede ve gördüklerim yorum yazanlarin artik cokkkk azaldigi. Hangi dizi yorumuna bakarsan bak,4-5 sene evvel yorumlar tavan yapiyordu simdi paramparcanin disinda pek yok. Anlatmak istedigim yorum yazan insanlar olarak bir AVUC insaniz,insan kaldik. Bunun nedenleri insanlar bu dizi furyasinda dizilere doydular,artik eskisi kadar bu sitelerde yorum yapmanin cazibesi kalmadi,nedenlerden biri onlarrca dizi yorum siteleri var yorumlarin aninda onaysiz cikmasi belki insanlara daha cazip geliyor. Simdi hal böyleyken ben hic kimsenin ddizi1 e gelip dizisini baktiktan sonra diziyle en ufak yakindan bile ilgisi olmayan HER yorumlari okuyup noktasina virgülüne kadar okuyup ve bunlari yazan yorumcular HAKKINDA fikir sahibi olup dizi karekteri taraf tutar gibi YORUMCU/YORUMCULAR tarafi tutup bu kisileri ÖLÜMÜNE savunacaklarina inanmiyorum ve asla da inanmiyacagim. Sen demin bahsettigim kategoriye ait olamazsin.Sen devamli yorum yapan bir avuc topluluktan BIRISIN,ondan her olayi her polemik i biliyorsun,daha önce baska bir nik kullaniyordun simdide ayse NOKTA. Birde bir yorumcu daha var gizem ve ben icin ona buna onlari ignore edin diye diye bir hal aliyor,ayyy sayfaya girdim ayni tas ayni hamam diye diye bir hal aliyor. Ama bu yorumcu nedense bazen lal in bazen aysenin cizmeyi asan yorumlari,uslüpleri veya kullandiklari kelimeler icin TEK bir laf etmemesi benim dayanma sinirlarimi git gide zorluyor... MAKBULE sen onun adi ask misin?
gizem demiş ki;
makbule ay sen bana altmış yaşında demişsin. ya ben anlamadım. çok komiksin. onun adı aşka ne oldu? bıktın mı o nickten yoksa. evet ben doksan yaşındayım. itiraf ediyorum :))) altmışlık çıtır kızları kıskanıyorum.
gizem demiş ki;
MAKBUŞ, tatlım yoksa sen ilkokul mezunumusun ki üniversitelileri kıskanıyorsun. okumak ayıp mı? üniversiteye gitmek suç mu? her ağzını açan benim okuluma takmış. sana ne benim okulumdan, sana ne benim davranışlarımdan. bence sen evindeki sorunlarınla ilgilen.
makbule demiş ki;
Üniversiteli, gencecik bacimiz amma yasindan fazla laflar ediyor. Acaba kendileri 60 lari coktan acmista, gecmisteki gencligine özenip, kendinden yasta fazla sandigi, onu her zaman alt eden, yorumculara ondanmi laf atiyor? Baska sitelerdede burdaki yorumcularin arkasindan dedikodu yapiyor gencecik bacimiz.
Ayisigi demiş ki;
GIZEM sana tiklama konusunda maille yazdiklarim nasil bir bir cikiyor -:)) Bu sistemle kavgalar,hirslar ve kiskancliklar artiyor. Tabii birde bazilarinin ilk okul bahcesinde ki cocuklarin yaptigi gibi haha onun yorumu daha cok begeniliyor seninki degil deniliyor.
SELİN demiş ki;
Herkese selam . LaLem’cim hoşgeldin. Seni yine aramızda görmek çok güzel. Kızına ömür boyu mutlu bir beraberlik diliyorum. Belliki yaşadıkların seni enerjiyle doldurmuş ama bu positif enerjiyi keşke böyle negatif konularda kullanmasaydın. Hem birilerini kızdırmak için yorum yazmak istemeni biraz yadırgadım. Birilerini kızdırmak için yorum yazmak veya bir karaktere bu nedenle yüklenmek bence hiçte güzel bir davranış değil. Ama yine sen bilirsin. Raporunu heyecanla bekliyor seni sevgiyle öpüyorum. // BERRAN’cım yine çok güzel şeyler sunuyorsun bize ve benim yorumum için çok güzel şeyler yazmışsın. Geç oldu ama yinede teşekkür ederim. Özrüm zaman kıtlığı. Biliyorsun Almanya’ya gelen ilticacılar sorunu var. Bizim bölgeye verilenlerin yerleştirilmesi etc. göcmenlerle ilgili çalışmalar yapan bütün kuruluşların çalışma alanı içinde ve bizde gece gündüz bu konularla uğraşıyoruz. Yaptığım fazla mesai saatleri 100 e yaklaştı. Ama çarşambadan itibaren bir iki gün izinliyim ve biraz başka şeylerle uğraşa bilirim sanırım. O zaman sayfamıza ve muhabbetlerimize daha fazla zaman ayırabileceğim. Diğer diziyi de daha seyredemedim. Hülya’ya da ayıp oldu söz verdim oraya da yazamıyorum. O da bizi bekleyecek yazmak için. Zaten şu anda sayfada oluşan durum hoşuna gitmiyor. Sende yazmıyorsun gördüğüm kadarıyla. Neyse belki biraz daha bekleyip birilernin hevesinin geçmesini bekleyip huzur içinde yorumlaşmakta yarar var. Sana da taşınma işlerinde kolay gelsin. Çok öptüm.// Sevgili Ayşe, sana daha öncede rica etmiştim ve tekrar rica ediyorum: bana arka çıkmazsan beni sevindirirsin. Amacım ne yazacağın konusunda ahkam kesmek değil ve ayrıca bu tür uyarıların bu kişilerin gözünde kendimi mütevazi göstermek çabası olarak değerlendirileceği malumum; bu nedenle bu konuda bir daha bir şey yazmıyacağım. Ama sende zamanla bu kişilerin değişmiyeceğini göreceksin. İyi niyetin ve çabaların işin teşekkürler. Sevgiyle kal.// DİZİ YORUMUM: Klişelerin, lüzümsuz dramatise edilmelerin, saçma repliklerin ve diğer saçmalıkların tavana yaklaştığı bir bölüm olmuş. Aylar sonra birdenbire ortaya çıkan teoman olayının nasıl ortaya çıktığı bu bölümde de anlatılmadı ama bu bölümde , katil olmayı kızının Teomanla öpüştüğünü gösteren videoyu polise göstermeye yeğleyen bir baba yaşadık. Sadece kendisinin değil babasının da(babası kötü bir insan olsada bu olayda suçsuz) yıllarca hapiste kalmasını göze alıp diğer aile bireylerinin ve çok sevdiğini söylediği Gülseren’in bu olayın gölgesinde yaşıyacakları zorlukları hiçe sayan baba tiplemesinin amacı tabii ki hepimizin malumu. Evli olmayan bir kızın sevdiği erkekle öpüşmesi dünyanın sonusudur, bir baba katil olursa kötü olmaz ama kızının bu olayını millet öğrenirse kötü olur ve kızda namussuz olur. Zaten o zamanda bu düşüncelerle olay Cihan tarafından ört bas edilmişti. Bu düşüncenin bu konularda daha liberal düşünüldüğünü umduğumuz Cihan’ın yaşadığı çevrelere bile girmiş olduğunu gösteren bu kurgu insanı korkutuyor. Bunun yanında kurgu o kadar saçma ki insanın sadece kafası değil ek olarak midesi de bulanıyor. Rahmi’ninde dediği gibi, videoda herşey yani, sadece iki gencin sevişmeye başladıkları sahneler değil Rahmi geldikten sonra yaşananlar ve çocuğun düşüp başını çarpıp ölmesi de var. Madem Cihan kızının öpüşme sahnelerinin görülmesini istemiyor Yıldırım’a videodaki o sahneleri sildirip, sonrada ondan olayın olduğu sahneleri polise göstermesini isteyebilir. Seyirciyi cidden aptal yerine koyuyorlar. İkinci saçmalık ve korkutucu klişe: Ozan’ın artık evde yaşamayan babasının yerine annesi varken ve annesinden bu konuda iznini almadan evin reisi rolünü üstlenip, annesi dahil ona buna emirler yağdırması ve Dilara’nın bunu hoşnutlukla kabul etmesi. Sanki bir kadın evinin reisliğini üstlenemezmiş gibi. Ozan “anne, babamın hapiste olmasından doğan bu zor dönemde sana yardımcı olabilir miyim veya sana nasıl yardımcı olabilirim” diye sorup sonra bu şekilde davransaydı onu anlayabilirdim. Bu kurguylada toplumda değişmesi istenilmeyen bir durum pekiştiriliyor yine: “evin reisi ancak bir erkek olabilir”.. Dilara’nın Gülseren’i hapishane kapısında gördükten sonra parayı ödemekten vazgeçmesini anlıyorum ama doğru bulmuyorum. Cihan çocuklarının babası ve başı Hazal yüzünden dertte ve Hazal’da istese de istemese de onların öz kızı. Ayrıca aralarında sadece evlilik bağı yok, ek olarak birde iş bağı var. Onun daha akıllı davranması gerekirdi. Hiç anlayamıyacağım ve hoş göremiyeceğim davranışı ise annem parayı vermedi diye yalan söylemesi. Vermekten vazgeçme sebebini doğrudan söyleseydi onu anlıyabilir hatta hoş görebilirdim. Ama en güzeli parayı verip Cihan’a “bana bütün yaptıklarına rağmen insanlık bende kalsın” deseydi onu çok takdir ederdim. Gülseren’in hapishaneye bu safhada kazak ve börek göndermesi, 17 yaşındaki kızını ninniyle uyutması, Derya’nın Gülseren’e öğütleri ve Alper’le Solmaz’ın Dilara’ya geçmiş olsun ziyareti , Gülseren’in Cihan’a mektubu seyredilmesi zor kurgulardı benim için. Bu arada Alper olayında da Harun’un bir oyunu olduğunu tahmin ediyorum, Alper’in DNA sonuçlarını değiştirmiş olabilir. Bekleyip göreceğiz. Harun, Cihan karşılaşma sahnesi beni etkilemedi. İkiside pek inandırıcı değildi. Dilara ve Harun arasında yaşananlar bu bölümde de bana çelişkili geldi: Harun’un bir anlattığı öbürünü tutmuyor. Bir bakıyorsun Harun ona çok aşıkmış Dilara değilmiş, hatta farkında bile değilmiş, bir bakıyorsun farkındaymış onunla oynayıp bırakmış. Dilara’ya gelince eskileri düşünürken hatıra defterini karıştırıyor. Onun bütün genç kızlar gibi hatıra defteri tuttuğu bana biraz inanılmaz geliyor. Hatıra defterinde Pisa Kulesi’nin resmi olan bir sayfa gösteriliyor durmadan sanki bu ikiliin ilişkisiyle bir bağlantısı var gibi. Belki ilerde bunun manasını anlıyacağız . Bu konuda saçma bir replik, Harun her dizide mutlaka var olan meyhaneci dostuna Dilara’yı anlatırken ona olan duyguları için “bende hala var ama onda bir var bir yok diyor. Kendisiyle yıllar sonra sadece iki defa görüşen bir insan bunu nasıl anlıyabilir bunu anlamak mümkün değil. Ben Dilara’nın hiçbir davranışından harun’a karşı birşeyler hissettiğini çıkaramadım. Sadece Harun’un onu geçmişe götürdüğünü hissettim. Harun’un Dilara’ya aşık olması ve Cihan yüzünden iki sevdiği kadını kaybetmesi onun Cihan’dan bu kadar nefret etmesine sebep olduğu artık kesin. Yani intikam alma isteği sqadece Cihan yüzünden kız kardeşi öldüğü için değil ek olarak çok önceden tahmin ettiğim gibi Dilara’ya olan aşkı ve onu da Cihan’a kaptırmış olması. İnşallah bu çift birbirlerinr aşık olurlarda herkes mutlu olur. Dilara’nın boşanmadan Harun’la yakınlaşmasını kimse yargılayamaz Cihan’ın yaptıklarından sonra. Kimsenin de Dilara’nın Cihan’ın boşanmadan aşk yaşamasına rağmen onun Dilara aynısını yaparsa bunun faturasını Dilara’ya çıkaramaz. Bu durumlarda başlayan hatalıdır, tepki olarak aynını yapan değil. Tepki olarak yapmadığını tespit etmekte mümkün değildir. Nuray’a veda kurgusu bence ölçülüydü. Üzücüydü ama arabesk işlenmemişti. Cansu ve Gülseren’in Özkan’ın yanında olmaları da çok duygulandırıcıydı. Ama bu olayda en güzeli organ bağışı konısunun işlenmesiydi. Bu konuyu böyle güzel bir şekilde diziye dahil ettikleri vebu kadar güzel ve tabii işledikleri için yapımcılara benden çok kocaman bir aferim. Diziye yeni giren genç çok yakışıklı ama Cansu’ ya yaş bakımından pek uygun değil gibi geldi bana. Belki zamanla gözüm alışır. Dilara’nın şirketin ortağı olarak şirket idaresinde çalışmak istemesini anlıyorum. Bencede Cihan’ın arkasından koşmayı bırakıp böyle şeylerle ilglenmesi iyi ve zatende boşanmaları halinde gerekli olacak; ama bunu Cihan’ın arkasından iş çevirererk yapması çok büyük hata. Bu konuyu önce Cihan’la konuşması ve o karşı çıkarsa bu yola başvurması gerekirdi. Hem şu ana kadar bildiğimiz kadarıyla Cihan hiçbir şey istemiyor. Yıldırım’a kaç kere ne istiyorsa alsın dedi. Bu durumda bu isteğini de kabul etmesi gerekir. Bende bu konuda bir soru işareti oluştu: Harun Candan’ın Dilara’ya şirket konuısunda yardımcı olduğundan haberdar mı. Bence değil, çünki Dilara’nın bunu yapacağını önceden bilemezlerdi. Değilse bunu nasıl karşılıyacak acaba? Hazal’ın yaptığı büyük bir hata yüzünden babasının hapise düşmesinden bile etkilenmemesi, olayın zamanında ört bas edilmesi, Hazal’ın bu konuda hiçbir bedel ödememesiyle ilgili. Son yaptığı da olaylar dolayısıyla rafa kaldırıldı. Gülseren kızıyla bu konuları konuşmıyor bile. Tabii ki ona takaza yapması veya küsmesi gerekmez ama onu bu konularda konuşarak yaptıklarını sorgulamasını sağlıyabilir. Ama Gülseren çocuk eğitimi konusundan cidden hiç anlamıyor. Derya ve Gülseren tarafından üzülme kızım, ye kızım iç kızım sözleriyle pişpişlenen Hazal yine kendini madur görmeye başladı ve Cansu’ya yeni hamlesini planlıyor. Cansu’yu anlamakta mümkün değil. Velayet davası yüzünden kendini ağlamaktan harap ederek zorla yalıya dönmüştü, bu dava biter bitmez hemen Gülseren annesinin yanına dönecekti ama, görünen durum tam aksi. Ayrıca dedesine kefalet ödenmesi gerektiğine kadar her konuya ukalalık derecesinde karışan Cansu Hazal’ın bu yalıda kalması gerektiği konusunda bir tek laf etmiyor. Sonuç olarak bu dizide elle tutulacajk dengeli bir tek karakter yok. Bu bölüm Gülseren karakterinin en etkisiz olduğu ve hatta yardımcı role itildiği bir bölümdü. Herkese sevgiler.
gizem demiş ki;
bataklık çiçeği ne ya?? gerçekten bu tür yazılar çok basit, düşük seviyeli. senden fazlasını beklemek de hayal kurmak gibi bir şey. ne tartışmayı biliyorsun, ne karşındakini eleştirmeyi. gerçi selin ile berrana siz asilsiniz, ben varoşum deyip duruyordun bir zamanlar. şimdi çok daha iyi anlıyorum ne olduğunu. seninle muhatap olmak demek sen gibi olmak demek. yok ben almayayım. sen git senin gibilerle kavga et. benim kulvarımda koşamazsın sen. azıcık selin teyzemden bir şeyler öğren. gerçi altmışından sonra zor ama, bir ihtimal azıcık kendini düzeltebilirsin. bundan sonra seni kaale bile almayacağım. yazın tam bir seviyesizlik örneği. sadece mahalle karıları gibi kavga etmeyi biliyorsun galiba. selinciğimden biraz örnek al. nasıl yazı yazılır, usturuplu nasıl laf sokulur azıcık öğren şekerim. bundan sonra seni kendimden mahrum ediyorum. sen kötü bir örneksin benim için.
Berran demiş ki;
Hallllooooo... LaLemcan hos geldin...Tekrar Allah mesut etsin. Anlatacaklarini merakla bekliyorum.Bende kizimin tasinm asiyla hasir nesirim. 2 saa t gecti Hamburgta UMZUG firmasi hala esyalari getirmedi.....Sinirlerimiz cok gergin.Sayfaya girdim.yine ayni tas ayni terane hemen kapattim !!!! Ayrica yarin icinde elimde olmayan hafif bir heyecan var icimde.Neyse hayirli olur herkese insallah...herkese selam ve senide kocaman öpüyorum*_*
Daha Fazla Yorum