Paramparça 37.Bölüm izle
Özet: Paramparça 37.Bölüm izle, Paramparça 37.Bölüm tek parça izle, Paramparça 37.Bölüm 720p izle, Paramparça 19 ekim izle
Dilaraya gelen telefondan sonra yalıya koşan Gülseren, Hazalı yürürken görünce sevinir fakat Dilaradan tepki görür. Dilara, Gülserenin de Hazalın yalanına ortak olduğunu düşünür. Bu yüzden Hazalı silmeye yeminlidir. Gülseren, Hazalın oyun yaptığını duydugunda kötü olur.
Maliye uzmanlarının şirketteki araştırmaları Cihanı iyice sindirir, Harunun kurguladığı planlar düzgün bir şekilde sürmektedir. Geçmişte kaldığını düşündüğü sır ayyuka çıkınca Cihan artık vazgeçilmez bir yola gider. Ellerine kelepçe vurularak emniyete götürülen Cihanı orda beklemediği bir kötülük beklemetekdir. Nuray, beyin kanaması geçirdiği için yoğun bakım ünitesinde yaşam savaşı vermektedir.
Paramparça son bölüm izle dizi yayınlandıktan sonra sitemizden canlı olarak izleyebilirsiniz.
Yayınlandı: 21/10/2015
Melis DEVAM; Evet bir yerde okudum:Dünyada insan sayisi kadar mizac varmis!!!!!!Dolayisiyle bir o kadarda farkli düsünce,begeni,öfke,ihtiras,kisknclik,hirs v.s., gibi duygulara sahiptir insanlar. Dogustan alinanlara ilaveten cevre,Aile ve Okul gibi etkili faktörleri ve yasamdan alinan veya edundigimiz tecrübeleride eklersek ortya tabidirki farkli - farkli ELESTIRI'ler cikabilir mühim olan bunu gözardi etmeksizin kalp kirmadan karsilikli saygi ve BARIS CERCEVESINDE takim tutar gibi degil, sadece eglence babinda yapmaktir. Hepnize iyi seyirler.Zira bu aksam DIZI $ÖLENI var!!! SEVGILER*_*
Berran demiş ki;
Selam, SELIN'cim tüm yorumlarini büyük bir zevkle okudum. Parmaklarina ve gönlüne saglik EYVELLAH ;-))Bu arada diger tüm arkadaslarinda yüreklerine saglik neutral olanlar!!!SELIN'cim her ne kadar UZMAN 'ligi kabul etmesende bu bir GERCEK ve sen sahane Analiz yapiyorsun.Hemde suya sabuna dokunmadan EXPERT acisindan NEUTRAL olarak. Bana göre en ideal elestiri budur.Keske herkes ayni seyi yapabilse.Heriki Anneyi cok güzel mercek altina almissin.Hele Gülseren+Hazal ve Kerimani prima harmanlamissin.Tabii DILARAyida geriden yani FLASH BACK yaparak CIHAN ve kendisine herkesin ANNE VE BABA olamayacagini görevlerini yerine getirmeleri gerektigini B A L Y O Z la hatirlatmissin..Tekrar yüregine saglik:-))AAyi izledim ve begendim.Muhakkak LaLemde begenir..Hatta AYSE arkadasta!!!Bilhassa YOLDAS ve onun Köroglusu;-))Bundan sonra ordada yorumlasiriz...Bilhassa 68 KUSAGIN'dan olanlar icin Kucaklar dolusu sevgilerlerimle kocaman öpüyorum*_* MELIS sana katiliyorum. Her insan ayri bir individiuumdur..
SELİN demiş ki;
DİZİ YORUMU BÖLÜM II: Dilara kan bağı olan ama aslında kendisine yabancı olan Hazal’ı sevmek zorunda değil, zaten sevmek zorunlulukla ve zorlama ile olmaz; ya kendiliğinden oluşur ya da oluşmaz, ama Hazal’a adil davranmak zorunda. O da bütün günah ve sevaplarıyla onun ve Cihan’ın öz kızı. Bu nedenle Dilara onun da bu ailenin bir parçası olmaya hakkı olan bir birey olduğunu kabul etmek ve ona hakkını vermek zorunda. Sevmek ve adil davranmak insanların hayatını düzenleyen iki olgu; biri soyut öbürü somut. Bu nedenle toplumların yaşamını düzenleyen ahlak kuralları ve dinler bu iki olguyu baz alırlar. Bilindiği gibi hristiyanlık insanların birbirini sevmesi müslümanlık ise insanların birbirine adaletli olması hak yememesi temelleri üzerine kuruludur. Bu günkü demokrasilerin ve dolayısıyla hür dünyanın temelini teşkil eden “insan hakları beyannamesi” de adı üstünde bütün insanların eşit muammele görmeye hakkı olduğu düşüncesini baz alır ki bu da bizim dinimizin temelinin ne kadar ilerici ve mantıklı olduğunu gösterir. Çünki sevmek bir duygudur, yanı soyut bir olgudur ölçülemez; daha önemlisi zorla komut, kural ve kanunlarla oluşmaz; kimse kimseyi hatta kendini bile bunu zorlayamaz. Ama eşit davranmak somut bir olgudur, ölçülebilir, sınırları vardır herkes birine karşı hakkaniyetli olmak yani onun haklarına saygı göstermek ve ona eşit davranmak konusunda zorlanabilir ve her insan kendini buna zorlayabilir. Dizimize uygularsak Dilara öz kızını sevemese bile onu evden kovamaz, o ailenin kızı olma hakkını elinden alamaz. Hazal’a bu hakkı vermeye zorlanması gerekir ki bu da ilk planda Cihan’ın görevi. Sevgili YORUMCU’nun söylediği gibi yalıda kalması yakışık almadığı ve üstelik yalının hanımı Dilara ve diğer aile fertleri buna karşı olduğu halde sevgilisi Gülseren’in yalıda kalmasını bağıra çağıra Dilara ve diğer aile bireylerine zorla kabul ettiren Cihan Hazal’ı yalıya geri getirmeyl aklının ucundan bile geçirmiyor ve Dilara’nın “onu sildim” sözüne karşı “ben silmedim” le yetiniyor. Hazal’la konuşması ve konuşma tarzı doğruydu ama bu konuşma sonunda Hazal’ı alıp, aynı aileye zarar veren, bin türlü dümen çeviren ahlaksız babasını yalıya Dilara’nın tepkisine rağmen geriye getirdiği gib yalıya getirmesi gerekirdi. Sonra bütün aileyi bir araya toplayıp önce Hazal’ın onlardan özür dilemesini ve bu hareketinin sebeplerini anlattırdıktan sonra ondan bir daha böyle bir şey yapmıyacağı konusunda söz alması gerekirdi. Bir taraftan aile bireylerine Hazal’ın bu ailenin bir parçası olduğunu, bu nedenlede onun da diğer aile bireyleri gibi bu yalıda yaşamaya hakkı olduğunu söylerken ,öbür taraftan Hazal’a bu ailede yaşamanın bazı şartları olduğunu, yaşayanlarında görevleri ve uymak zorunda oldukları ahlak kuralları olduğunu belirtmesi gerek. Bütün bunlara ek olarak onun bu kuralları ciğnediği için aile bireylerinin ona olan saygı ve güvenini yitirdiğini, ailenin onu affedip tekrar ona güvenebilmesi için onun artık özel bir çaba göstermesi gerektiğini de kesin ve keskin bir tavırla söylemesi gerekti. Tabii yaptığı büyük hata için bir ceza da vermesi gerekir. Bu arada sevgili AYŞE’nin “ Gülseren’in bu olay dolayısıyla Hazal’a küsmesi ne derece doğru” sorusunu cevaplandırmak istiyorum. Gülseren daha önce kendisine kumpas kuran kızına okkalı bir tokat atıp ona “benim senin gibi bir kızım yok demişti” Yani, kendine dokunan bir hata yapan kızına karşı onun o zamanki tavrı da Dilara’dan pek farklı değildi. O nasıl yanlışsa şimdi Hazal’a küsmesi onunla konuşmaması hem yanlış hemde ergence bir davranış. Onunla konuşması onu sorgulaması ve yaptığının her kes için ne kadar üzücü ve kendisi içinde ne kadar yüz kızartıcı bir durum olduğunu, onun da güvenini kaybettiğini ve bunu tekrar kazanabilmek için çaba sarfetmesi gerektiğini söylemesi gerek. Sonrada Dilara’ya gidip Hazal’ı sadece kısa bir süre için tekrar yanına aldığını ama artık onun o ailenin kızı olduğunu ve öyle her hata yaptığında kapısına getirilip bırakılacak kedi yavrusu olmadığını belirtmesi gerek. Ayrıca onu yanına alırken kendisine Hazal’ı geçici olarak alıyorum demediğini, huyunu suyunu sormadığını ve onunda Dilara’ya kusursuz bir çocuk veriyorum demediğini ve ayrıca yaptığı hataların bir kısmının da Dilara’nın ilgisizliği olduğunu anlatması ve yakında kendisini yalıya geri getireceğini ve gerekirse kanuni yollara başvurarak yetiştirdiği kızın haklarına kavuşmasına çalışacağını bildirmesi gerek. Ama Gülseren ne yapıyor, kendi kendine dellenip ezikleniyor, kızına çocuk gibi küsüyor, Cihan’la, Cansu’yla utanıyorum diye konuşmaktan kaçıyor, Dilara’ya tabii kızımı alacağım diyor. Neymiş efendim rezil olmuş. Derya ve Cihan’a bu konularda yakınmasını, kendiyle yüzleşmesi olarak algılayıp doğru bulsam bile hiçbir çözüm geliştirmeden ağlanması tipik kaderci, ezik Gülseren. Geçmişte yapılan hatalar düzeltilemez;onlardan ders alınıp artık doğru davranmaya başlamak gerek ama bizim Gülseren annemiz, böyle dirayetli, bilinçli ve kararlı nir anne olmaktan çok uzak. Herkese iyi geceler.
semire demiş ki;
Ayişığı merhaba. Seni Kim hayal kırıklığına uğratmış. Umarım o kişì ben değilim. Hatırlıyorsan beni özlediyini ve olarsam dertleşmek istediyini yazmışdın. Fikrin değişmediyse beni bula bilirsin. Seni bekleyeceğim.
Berran demiş ki;
Evet MELIS o tür yemekleri bilirim.Mesela ben Gulasin sosunda rot wein kullanirim.Sadece baliklarda digerini kullanirim. Ayrica ben bazi soslarda Ingwer,Zerdacal, Kurkuma,rosmarin veya SALBEI yani ADACAYI cok kullanirim.Mesela salbei+sahneli Tortellini !!!!!!!!O yazdigin Kanali anlayamadim.Tekrar yazarsan sevinirim.GK gercekten güzellesti uzun süreli devam edecekmis,,,,BEYAZ o show da onlarin küfürlü agizlariyla resmen dalga gecti...Iyi pazarlar*_*
Berran demiş ki;
Selam tekrar, SELIN'cim tesekkürler.Ancak ben biraz farkli düsüncedeyim.Söyleki; Neden ogullari direkt söylemeyip onlari sinama yoluna gitmis? Bunun taaaa...cocuklugundan itibaren gecirdigi zamanda taaa..derinlerde olan bir hadise olmus olabilir.Veya baska travmalar...Bencede intihar etmesi biraz krasss..yeni tabirle :-(((( Bende deneyelim önce derdim.Hemen bu tarz konusma biraz degil epey "hard " olmus!! Neyse Tanri ve melekler evlatlarimizi her türlü kaza,bela ve iftiralardan korusun Amin..LaLem özletti bile kendini.Bakalim bize neler anlatacak??Insallah hersey yolunda gitmistir ve gider(daha 1-2 gün var dönmesine) 3x Hochzeit muhakkak hemde tiyatro oyunjuyla ve hemde CIFTLIKTE muhakkak einmalig olmustur.LaLem ve Yoldas adina seviniyorum.SELIN'cim ne dersin??bizimkilerin hiiic niyeti yok ama...darisi bizimkilerinbasina diyelimmi canimmm??:-))Aminnn...Dizi teklifine mersi. Ancak ben CANSEL EL"EVE DÖNÜSÜ" de izliyorum. Hani oraya cagirmistiniz??o simdi iyi gidiyor.kocaman öpüyorum*_*
Berran demiş ki;
Herkese selam ve iyi pazarlar "EYVALLAH" Alinti... ''Eyvallah''kelimesi öyle bir kelime ki, tek başına onlarca anlamı var.'Eyvallah' kelimesinden sayfalar dolu anlam çıkartılabilir.Kitap yazılacak olsa bu kelimeden sayfalar dolusu yazılabilir.'Eyvallah' bir boşveriş,kabullenme, sitem etme anlamlarında kullanılıyor çoğu zaman... Haksız bir durum karşısında çıkmaza düşerse kişi,en sonunda kabulleniş 'EYVALLAH' der ve susar. İnsanlar tanımadığı kişiler hakkında konuştuklarında ve insanlar bu konuşmaları duyduklarında, aldırış etmeme anlamında yine 'EYVALLAH' der ve allah'a bırakır onları. 'Eyvallah' öyle bir kelime ki; bazen de sevgiliden gelen sitem dolu ve hakaret içerikli mesajlara bir kelime bile yazmaz,susar en sonunda 'EVALLAH' ını der, çekip gider...Öyle ki çoğu gururlu ve iyi insanlar, kötü insanlarla diyaloğa girmemek için 'Eyvallah' deyip onların düşüncelerinden uzak dururlar.İşe yaramayan insanları anlamak mümkün değil,ne kadar iyi konuşmaya çalışsanız,ne kadar iyi anlatmaya çalışsanız bile yine onlar ,bildikleri gibi davranır ve hareket ederler.Yani ne yaparsanız yapın böyle insanlara bir şey anlatamazsınız.en sonunda sizde 'EYVALLAH' deyip bir şey yapmamaya başlarsınız.Onları kendi haliyle ve yanlış bildiği doğrularıyla baş başa bırakırsınız... 'Eyvallah' bir teşekkür etmeyi de ifade eder.Örneğin; bir konuda yardıma ihtiyacınız vardır,birinden yardım istersiniz... O kişi gelip size yardım eder ve sizde ona teşekkür etmek anlamındaki 'EYVALLAH' kelimesini kullanırsınız. Yani 'EYVALLAH' kelimesi herkesin kullanabileceği,hayatımızda vazgeçilmeyecek bir olgu olarak her zaman yaşayacaktır. ''EYVALLAH''...
melis demiş ki;
Yorumum gonderditensonra birden hay Allah simdi denmesin bizim turk mutfaginin zenginligi hangi ulkede var die.evet turk mutfaginin lezzetini cesidi hic IR ulkde yoktur bunu yabancilarda soyluyor.AMA cesitli mutfak Kulturleride ilgini cekiyor .bilmedigim sebzele varmis . bilhasa salata cesitleri onn yemekler degisik ...
melis demiş ki;
elestirilerimiz dizinin konusu olmali.bazi köse yazarlarinin yazdigininin hakli yazilarini elstilerini ciddiye almaliyiz.elbette yorumum elestirilebilir yorumuma hic biriniz katilmiyabilir nedenini sormam.dün ayse hanim katilmadigini belirttti sormadim nedenini cünkü o baska gözle ben baska gözle bakiyorsam elestiremem yok ben hakliyim demem.burda en büyük sorun ben hakliyim benimyorumum dogrudur iddiasi hayir bence her yorumcunun yorumu degerlidir bence kimse kimseden üstün degildir benim gözümde. benim kesinlikle onaylamaigim yorumcunun bile yorumu degerlidir okunmaya deger cünkü insanlarin hayat görüslerinin cesitlerini görürüz.herkese iyi pazarlar...
onun adi ask demiş ki;
Ayisigi bildiyin yere senincin son kez bir not biraktim lutfen bak bir daha rahatsiz etmeyeceyim.
Daha Fazla Yorum